Medipol Mega Üniversite Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İbrahim Azboy, halk arasında diz kireçlenmesi olarak bilinen osteoartrit’in son evresinde uygulanan diz protezine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Prof. Dr. Azboy, diz kireçlenmesinde öncelikle ameliyat dışı yöntemlerin uygulandığını belirterek, “Başta kilo verme ve egzersiz olmak üzere fizik tedavi, eklem içi enjeksiyonlar gibi ameliyat dışı tedavi yöntemleri başarılı olmadığında ve eklem kıkırdağı aşınıp kemikler birbirine temas ettiğinde artık diz protezi ameliyatı gündeme gelir” dedi.“İdeal yaş aralığı 65 ila 80 arası”Prof. Dr. Azboy, şöyle devam etti: “Hastalarımızın en çok sorduğu soruların başında ameliyat için uygun yaşın ne olduğudur. Diz protezi ameliyatına karar verirken kesin bir yaş sınırı olmakla birlikte genel olarak 65 yaşından sonra yapılmasını tavsiye etmekteyiz. Ancak bazen romatoid artrit gibi hastalığı olan hastalarda eklemler erken yaşlarda bozulabiliyor. Bu nedenle daha genç yaşlarda diz protezine ihtiyaç olabiliyor. Öte yandan ameliyat korkusu nedeniyle ameliyatın 80 yaşından sonraya da ötelenmemesi gerekir. Yaş ilerledikçe eşlik eden hastalıklar artıyor, hastalarda ciddi kas erimeleri ve güçsüzlük meydana geliyor. Bu da ameliyatın risklerini arttırıyor. Hastanın aktivite düzeyi, işi ve hobileri de ameliyat kararını vermede etkilidir. Örneğin halen işinin başında olup çalışan, sosyal yaşamda aktif olan ve seyahat etmeyi seven hastalarımıza birkaç yıl daha önce ameliyat olmayı önerirken, daha sakin yaşam sürmeyi tercih eden hastalarımıza ameliyatı birkaç yıl ötelemeleri öneriyoruz. Özetle diz protezi ameliyatı için karar verirken hastaya özel olarak karar verilmelidir. Ancak genel olarak ideal yaşın 65 ila 80 arası olduğunu söyleyebiliriz.”“Ameliyat öncesi uygun hazırlık enfeksiyon riskini azaltır”Diz protezinde ameliyat öncesi hazırlığın büyük önem taşıdığına dikkati çeken Prof. Dr. Azboy, “Diz protezinin en çok korkulan komplikasyonu enfeksiyondur. Enfeksiyon riskini en az düzeye indirmek için ameliyat öncesi hazırlığın önemlidir. Hastanın bağışıklık sistemini güçlendiren stratejiler enfeksiyon riskini azaltmada etkilidir. Bu amaçla aneminin (Hemoglobin seviyesinin düşük olması) düzeltilmesi, D vitamini seviyesinin yükseltilmesi gereklidir. Ayrıca vücutta herhangi bir enfeksiyonun, örneğin idrar yolu enfeksiyonu, tırnak enfeksiyonu veya diş çürüğünün tedavi edilmesi oldukça önemlidir. Hasta sigara veya alkol kullanıyorsa ameliyattan 1,5 ay önce bırakılmalıdır. Kronik hastalığı olan hastaların ameliyat süreçlerinde daha da dikkatli olunması gerekmektedir. Özellikle diyabet hastalarının ameliyat öncesi kan şekerlerinin son 3 ay içerisinde düzenli olup olmadığını HbA1C testi kontrol ediyoruz. Gerekli durumlarda tedaviyi düzenliyoruz. Diyaliz hastalarının ameliyat sonrasında kanama riskleri yüksek oluyor. Bunun için gerekli tedbirleri alıyoruz. Ameliyat öncesi bağışıklık sistemini baskılayan ilaçların uygun zamanda kesilmesi, hastanın cilt hazırlığının uygun yapılması, antibiyotik profilaksi verilmesi ve ameliyathane şartlarının mükemmel olması operasyonun başarısını artırır” şeklinde konuştu.“Kaliteli implant ve uygun cerrahi teknik başarıda etkilidir”Kaliteli implantın ve uygun cerrahi tekniğin önemine dikkat çeken Prof. Dr. İbrahim Azboy sözlerini şöyle sonlandırdı: “Diz protezi organ nakli gibidir. Geri dönüşü olmayan bir ameliyattır. Bu nedenle cerrahi tekniğin mükemmel olmasının yanında diz protezi ameliyatlarında kullanılan implantın kalitesi de çok önemlidir. Ameliyat sırasında hastanın diz anatomisine uygun bir protezin seçilmesi çok önemlidir. Ayrıca diz protezi ameliyatı, yeterli hareket açıklığını sağlanması ve günlük aktiviteleri yapmaya olanak tanıyan uygun bir cerrahi teknikle yapılmalıdır. Ayrıca hastanın dizindeki şekil bozukluğu ameliyat sırasında düzeltilebilmektedir. Özetle diz kireçlenmesinin ileri evresindeki hastalarda kaliteli bir implant ve uygun cerrahi ile diz protezleri hastalara yaklaşık 20 ila 25 yıl ağrısız ve hareketli şekilde bir eklem sunmaktadır.”