Burada yaptığı konuşmada muhalefeti eleştiren Bozdağ, AK Parti’nin her alanda Türkiye’nin gelişmesi için somut adımlar attığını muhalefetin ise, toplanıp toplanıp dağıldığını söyledi. Türk milletinin ayda bir defa toplanıp birbirlerine yemek ikram edip dağılanlara değil, her kabineden sonra büyük bir proje açıklayıp milletin sorunlarını çözen Recep Tayyip Erdoğan’a destek vereceğini kaydeden Bozdağ, ”Biz Türkiye’de asrın en büyük konut projesini başlatıyoruz. 250 bin dar gelirli vatandaşımıza kira öder gibi konut sahibi olması için proje yapıyoruz. Biz bu projelere çalışırken 7’li masa toplantı üstüne toplantı yapıyor. Biz 5.5 milyon vatandaşımızın 2 bin TL altındaki borçlarından kurtulması için çalışırken, bunlar ayda bir toplanıp birbirlerine yemek ikram etmekle meşguller. Biz milyonlarca ortaöğretim öğrencisinin kitaplarını masalarına bırakırken, bunlar sürekli birbirlerini ziyaretle meşguller. Biz bu ülkenin her alanda gelişmesi için somut adımlar atarken, bunlar toplanıp toplanıp dağılıyorlar. Bu aziz millet toplanıp toplanıp birbirlerine yemek ikram edip dağılanlara mı dua edip destek verecek yoksa her kabineden sonra büyük bir proje açıklayıp milletin sorunlarını çözen cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a mı destek verecek. Bunların kendilerine bile hayrı yok. Kendine hayrı olmayanın memlekete hayrı olur mu? Cumhurbaşkanı adaylarını belirleyemiyorlar. Aman yıpranır diyorlar. Zaten kendiniz yıpratıyorsunuz. Adı geçenlerin hepsini 7’li masa paspasa çeviriyor. Tartışmaları başlatıp yıpratıyorlar. Buradan net bir şekilde söylemek isterim. Bu 7’li masa Türkiye’yi yönetmeye talip bir cumhurbaşkanı adayı aramıyor. Bunlar 7 kayyum veya vasi ne dersek diyelim. Yönetimine rıza gösterecek, kendilerine tabi olacak ve kendilerine karşı emir erliğini kabul edecek birini arıyorlar” dedi.
‘ŞİMDİDEN PROTOKOL İMZALAYACAĞIZ DİYORLAR’
Bakan Bozdağ, 7’li masanın şimdiden protokol imzalayacağını, yani adayın anayasayı değil o protokolü esas alacağını söyledi.
İktidara geldiklerine yasaları değil o sözleşmeye uygun bir yönetim olacağını dile getiren Bozdağ, ”Şimdiden protokol imzalayacağız diyorlar. Hangi yetkileri devir edecek, hangisini devretmeyecek. Yani anayasanın yasalarının koymadığı sınırları aykırı bir şekilde aday yapacakları kişinin önüne koyacaklar, adaylık sürecinden önce imza altına alacaklar. Cumhurbaşkanı adayı ile sözleşme yapacaklar. İktidara gelince anayasa ve yasaları değil o sözleşmeyi uygun bir yönetim yapacaklar. Biz anayasayı bir kenara mı bırakacağız. Ülkeyi kim yönetecek. Cumhurbaşkanlığı yapan kişi mi yoksa 7’li masanın etrafında oturan liderler mi? Türkiye ile ilgili kararları kim alacak. Mesela Biden ile görüşürken, ‘Biden bana böyle’ dedi ben ne diyeyim diye telefonla mı soracak? İradesi olmayanın iktidarı olmaz. Şimdi iradesiz, 7’li masanın emir erliğini kabul edecek bir aday arıyorlar. Ben buradan söylüyorum. Aziz Türk milleti kayyumlar tarafından yönetilen emir eri biri ile yönetilmek istemez” şeklinde konuştu.
‘TÜRKİYE SÖZÜNÜ TUTAR’
Finlandiya ve İsveç’in NATO süreci ile ilgili de konuşan Bozdağ, her iki ülkeye karşı büyük bir başarı elde ettiklerini ve onların terör örgütlerine destek vermemesi karşılığında NATO’ya girebilmelerine vize verecekleri sözünü verdiklerini hatırlattı.
Finlandiya ve İsveç’in sözünü tutma karşılığında ancak Türkiye’nin sözünü yerine getireceğini anlatan Bozdağ, ”Finlandiya ve İsveç’e karşı büyük bir başarı elde etmişiz ve onların terör örgütlerine destek vermemesi karşılığında NATO’ya girebilmelerine vize vereceğimizi söylemişiz. Sonrasında bir komisyon kurup mutabakat metni hazırlamışız. Demişiz ki sözünüzü tutarsanız, biz de sözümüzü tutarız demişiz. Şimdi NATO’ya giriş süreciniz tamamlanmış değil. Türkiye Büyük Millet Meclisi onaylarsa tamamlanacak demişiz. Henüz Finlandiya ve İsveç Türkiye’nin iade kararı verdiği kimsenin iadesini vermedi. Arkasından şunu dedik. Eğer onlar sözlerini tutmazsa Türkiye sözünü tutar. NATO’ya giriş vizesi parlamentodan çıkmaz. Biz bu işin takipçisiyiz diyoruz. Bazı kimseler algı operasyonu yapıyor” diye konuştu.
‘HELALLEŞME DEĞİL HESAPLAŞMA’
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun helalleşme açıklaması ile ilgili de açıklama yapan Bozdağ, ”AK Parti büyük projeler yapan partidir. Öbürlerinin projesi tehdit. Hep helalleşme diyorlar. Helalleşmeyi kazıyın altından hesaplaşma çıkacaktır. Bunları helalleşme diye bir derdi yok. Böyle dertleri olsa İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı konuştuğunda dur demesi lazım. Böyle bir dertleri olsa kimseyi tehdit etmemesi lazım. İktidara gelirsek ilk şu gazeteyi kapatacağız diyorlar. Derdi helalleşme olanlar sahte anketlere güvenip önüne geleni tehdit etmez. Ecdadına küfretmeyi marifet zannedenler, bu ecdadın sahip olduğu değerler ile helalleşemeyeceği çok açıktır. Seçime kadar helalleşme sloganı, seçimden sonra hesaplaşma icraatı yapacaklar” ifadelerini kullandı.
‘KILIÇDAROĞLU KAPKAÇ SİYASETİNİ TÜRKİYE’YE KAZANDIRDI’
Adalet Bakanı Bozdağ, Kılıçdaroğlu’nun ‘biz söylüyoruz iktidar yapıyor’ cümlesi ile ilgili ise, öğrencilerin kredi borçlarını silme kararı aldıklarını ancak açıklama yapmadan Kemal Kılıçdaroğlu’nun video çekerek duyurduğunu söyledi. Dar gelirli vatandaşlarımın 2 bin TL’nin altında olan borçlarının tavsiyesine yönelik karar ile ilgili de kararın açıklamadan yine Kemal Kılıçdaroğlu’nun video çekerek duyurduğunu söyleyen Bozdağ buna ‘kapkaç siyaseti’ benzetmesi yaptı. Bakan Bozdağ, sözlerini şöyle tamamladı:
”Şimdi oturmuşlar konuşuyorlar Kılıçdaroğlu da biz söylüyoruz iktidar yapıyor diyor. Biz öğrencilerimizin kredi borçlarını silmek kararı aldık açıklamayı yapmadan bir baktık Kılıçdaroğlu video çekmiş. Ben sileceğim kredi borçlarını diyor. Dar gelirli vatandaşlarımızın 2 bin lira altında olan borçlarının tavsiyesine yönelik karar almışız kararı açıklamadan Kılıçdaroğlu video çekmiş açıklıyor. Köstebekleri varmış. Hükümetin alın teri ürettiği projeleri, kimi bürokrasi içindeki ahlak yoksunu kişiler alıp bunu hırsızlık malı olarak çalıyorlar Kılıçdaroğlu’na götürüyorlar. Bu hırsızlık malı siyaseten de olsa hırsızlık malı ahlaki midir? Bunun adı kapkaç siyasetidir. Kılıçdaroğlu kapkaç siyasetini de böylelikle Türkiye’ye kazandırmış oldu. Ben şimdi soruyorum şehir hastanelerini Kılıçdaroğlu söyledi de mi yaptık.? Doğu Akdeniz’de Karadeniz’de doğalgaz petrol arama gemilerini alıp buralarda arama yapmayı Kılıçdaroğlu söyledi de mi biz yaptık.? Nükleer güç santrallerini Türkiye’ye kazandırmayı onlar mı söyledi? Hızlı tren projeleriyle ülkeyi yeniden birbirine bağlamayı onlar söyledi de mi biz yaptık? İstanbul Hava Limanı’nı, Marmaray’ı, Avrasya Tünelini, Yavuz Sultan Selim Köprüsünü, Çanakkale 1915’i onlar söyledi de mi yaptık? S-400 leri onlar mı söyledi? Suriye’ye üç askeri harekatı terör devletinin kurulmasını terör koridorunun açılmasını engellemek için yapmayı onlar söyledi de mi karar aldık? Bunların söylediklerini yapsaydık bu projelerin hiçbiriyle tanışmamış olurduk. Türkiye’nin siyasi iktidarı hedeftedir. Güçlü iktidar hedeftedir ki Türkiye’nin büyümesi önlensin. Soruyorum. Önce huzur barış güven ortamı gerek. Bu siyasi iktidardan geçer. Bölgemizde siyasi istikrar dağıldı. Güçlü iktidarlar bozuldu kan göz yaşı ve göç etmek zorunda kalan milyonlarca insan ortaya çıktı. Türkiye’ye de saldırdılar. Gezide yapmak istediler. 17-25 Aralık ‘ta yapmak istediler. 15 Temmuzda yapmak istediler. Aziz milletimiz Cumhurbaşkanına sahip çıkarak bu saldırıları boşa çıkardı. Siyasi istikrarımıza sahip çıkmak ülkemize kendimize ailemize sahip çıkmaktır. 1991 ile 2002 arasında on yıl var tam dokuz hükümet kurulmuş. Bir ülkede 10 yılda 9 hükümet kurulur hepsi de koalisyon hükümeti olur iki ekonomik kriz yaşanır bir tane de muhtıra görülürse o ülkede huzur, refah olur mu? Hep beraber kaybettik. Altılı masa şimdi çıkmış eski Türkiye’yi vaat ediyor.”
Bakan Bozdağ, konuşmalarının ardında AK Parti’ye yeni katılan üylere rozet taktı.