Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “2022 yılı Ocak-Eylül döneminde ise turizm gelirimiz 2021 yılının aynı dönemine göre yüzde 68 artış göstererek 35 milyar doları aşmıştır. Ziyaretçilerin kişi başı gecelik ortalama harcaması da aynı dönem için 81,25 dolardan 90 dolara yükselmiştir” dedi.
Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, 2023 merkezi Yönetim Bütçe görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Bakan Ersoy, 2022 yılında Küresel Sürdürülebilir Turizm Konseyi (Global Sustainable Tourism Council) ile 3 yıllık iş birliği anlaşmasına imza attıklarını belirterek, “Bu iş birliğinin sonucu olarak, uluslararası standartlara uygun bir şekilde “Türkiye Sürdürülebilir Turizm Programı”nı hazırladık. Program çerçevesinde, konaklama tesisleri için sürdürülebilir turizm kriterleri hazırlanarak, “Global Sustainable Tourism Council”e uluslararası tanınırlık için başvuru gerçekleştirildi. Böylesine geniş bir çalışmayı dünyada yapan ilk ülke olduğumuzu da söylemek isterim. Çok yakında hayata geçecek “Sürdürülebilir Turizm Programı” ile dünyada sürdürülebilir turizm konusunda örnek alınacak bir ülke olacağız. Bu sayede turizm sektörü uzun vadede daha da güçlü bir hale gelecektir” ifadelerini kullandı.
Ersoy, şöyle devam etti: “2022 Ekim ayı itibarıyla “Çevreye Duyarlı Konaklama Tesisi Belgeli” tesis sayımız 446’ya, bu tesislerdeki yatak sayısı ise 289 bin 763’e ulaşmıştır. 2023-2025-2030 yıllarını kapsayan Sürdürülebilir Turizm Programı ile bütün konaklama tesisleri aşamalı şekilde çevreye duyarlı hale gelecektir.”
Son 20 yılda Türkiye’ye gelen yabancı ziyaretçi sayısının 3,4 katına çıktığına dikkat çeken Bakan Ersoy, “2019’da turizm rekorunu kırarak, Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü’nün verileriyle en çok ziyaretçi ağırlayan ülkeler sıralamasında dünya 6’ncısı olduk. Covid-19 pandemisinin etkilerini göstermeye devam ettiği 2021 yılında, tüm zorluklara ve yasaklara rağmen süreci başarıyla yürüttük ve bu rekoru da aşarak dünya 4’üncülüğüne yükseldik. 2022 yılı Ocak – Eylül döneminde ülkemize gelen toplam ziyaretçi sayısı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 87 artışla 40,25 milyon kişi olmuştur. Ağırladığımız ziyaretçi sayısında olduğu gibi turizm gelirimizde de önemli bir sıçrama gerçekleştirdik. 2002 yılında 12,4 milyar dolar olan turizm gelirimizi, 2019 yılında 37,3 milyar dolara yükselttik. 2022 yılı Ocak-Eylül döneminde ise turizm gelirimiz 2021 yılının aynı dönemine göre yüzde 68 artış göstererek 35 milyar doları aşmıştır. Ziyaretçilerin kişi başı gecelik ortalama harcaması da aynı dönem için 81,25 dolardan 90 dolara yükselmiştir. Almış olduğumuz önlemler ve uyguladığımız doğru politikalar sayesinde Covid-19 sürecinden sonra yakaladığımız “V” çıkışını devam ettirerek 2022 yılı sonunda 50 milyondan fazla turist ağırlayıp, 44 milyar dolarlık rekor gelir düzeyine ulaşmayı hedefliyoruz” bilgilerini verdi.
Ersoy şunları kaydetti: “Arkeolojik kazılarımızla yılda ortalama 5 bin 500 eser müzelerimize kazandırılmaktadır. 2022 yılında gerçekleştirilen kazılar için yaklaşık 90 milyon TL kaynak kullanılmıştır. 2023 yılında arkeolojik kazı çalışmaları için yaklaşık 200 milyon TL’lik bir kaynak ayırmayı planlıyoruz. Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak son 20 yılda kültürel mirasımızın korunması için müzecilik alanında çok büyük başarılar elde ettik. Kıymetli eserleri, modern müzecilik anlayışıyla sunan yeni müzeler açtık, mevcut müzelerimizi yeniledik. Bu çalışmalar sonucunda, 2002 yılında 96 olan müze müdürlüğü sayımız bugün itibarıyla 120’ye, bu müdürlüklere bağlı müze sayımız ise 183’den 211’e yükselmiştir. Özel müze sayısı ise 2002 yılında 59 iken 355’e yükselmiştir.”
4 bin 727’si Bakanlığın atılım yaptığı 2018-2022 yılları arasında olmak üzere 2002-2022 yılları arasında toplam 9 bin 42 kültür varlığının Türkiye’ye iadesi sağlandığını bilgisini veren Ersoy, “Ülkemiz UNESCO ve diğer uluslararası kuruluşlar nezdindeki çok taraflı platformlarda belirleyici bir konumda yer alırken, 12 ülke ile kültür varlığı kaçakçılığıyla mücadele alanında ikili anlaşma imzalanmıştır” diye konuştu.
Ersoy, Kız kulesi’nin restorasyonuna ilişkin olarak ise, “İstanbul’un önemli simgelerinden Kız Kulesi’ni, uluslararası restorasyon ilkeleri ve Bilim Kurulu eşliğinde restore ediyoruz. Planladığımız şekilde 2023 yılı ilk çeyreği itibarıyla tamamlandığında İstanbul’un güzellikleri Kız Kulesi panoramasından gözlemlenebilecek. 137 yıllık tarihiyle endüstri mirasımızın önemli öğelerinden biri olan Alsancak Eski Tekel Fabrikası’nı restore ederek, arkeoloji, etnografya, resim-heykel müzesi, kütüphane, ihtisas kütüphanesi, sanat atölyeleri ve yenileme alanları ile 7’den 70’e toplumun her kesimine hitap edecek nitelikte “İzmir Alsancak Tekel Fabrikası Kültür ve Sanat Merkezi” olarak 2023 yılı mart ayında hizmete açacağız. Söz konusu merkezin; kentin kültür sanat yaşamına yön verecek bir sanatsal cazibe merkezi olarak, kültür turizmi yarışında bize önemli bir avantaj sağlayacağına inanıyoruz. Ayrıca, Diyarbakır’ın ve ülkemizin hafızasına acı hatıralarla kazınan Diyarbakır E Tipi Cezaevi; müzeleri, tiyatro salonu, atölyeleri, kütüphanesi ve açık hava etkinlik alanlarıyla Diyarbakırlı vatandaşlarımıza hizmet edecek bir “Müze ve Kültür Merkezi” olarak işlevlendirilecektir. Hafıza müzemizde, yaşanan acılar ve ülkemizin acı hatıralarını oluşturan darbeler tarihi ve insanlık onuruna karşı işlenen suçların bir daha yaşanmaması için farkındalık oluşturmak için mekanlar oluşturulacak, Etnografya Müzemizde Diyarbakır kentinin ve kültürünün anlatımı yapılacaktır” ifadelerini kullandı.